Mart 2008 Arşivi

Çinliler ve kapkaç

İçişleri Bakanı Beşir Atalay MOBESE sistemleri ve güvenlik güçlerinin çabaları sonucunda kapkaçın % 70, hırsızlığın % 30 azaldığını söylemiş.
Bakanın söylediklerine katılıyorum. Bu başarıdaki en büyük pay Emniyet teşkilatının ancak Çinlilerin katkısını da unutmamak lazım. ‘Ne alakası var?’ dediğinizi duyar gibiyim.

Devamı »

İktisat politikaları ilaçlar gibidir. Bir yandan hastalığı tedavi ederken, diğer yandan yan etkileri nedeniyle başka sorunlar yaratırlar. Bu yüzden her politikanın beklenen getirileri ve maliyetleri karşılaştırılmalı, buna göre hangi dozda ve ne kadar süre ile uygulanacağı dikkatle tespit edilmelidir.

Devamı »

Gazetelerdeki ‘sağlık köşesi’ modası ne zaman başladı bilmiyorum ama çok tuttuğu kesin. Hangi gazeteyi açsanız sağlıkla ilgili bir sayfa var. Bu sayfalarda her gün ‘patlıcan ye genç kal’, ‘Muz ye mide problemlerini unut’, ‘soğan kanserin düşmanı’ türünden yazılar yer alıyor. Hatta aynı sayfalarda bazı hekimler düzenli olarak belirli sağlık sorunlarına ilişkin tavsiyeler veriyorlar.
Dünyanın her yerinde doktora gitmek maliyetli bir şey. Hastalar bu bedeli ya nakit olarak ya da hastane kapılarında sürünerek ödüyorlar. Halbuki ‘sağlık köşesi’ bu hizmeti bir bedel ödemeden okuyucunun ayağına getiriyor. Yapılan tavsiyeler ‘elma ye’, ‘yürüyüş yap’, ‘fazla alkol alma’ gibi uyulduğunda uyana negatif bir etki yapmayacak, verene de sorumluluk yüklemeyecek  türden olduğu için, gazete tavsiyelerde bulunmaktan, okuyucu da bunlara uymaktan korkmuyor.
Özetle ‘Sağlık Köşesi’ okuyucunun gazeteye verdiği paranın karşılığını fazlasıyla aldığı, bu yüzden çok tutulan, hatta ‘vazgeçilmez’ hale gelmiş durumda.

Bazı harcamaların devlet aracılığıyla yapılmasının beraberinde getirdiği en önemli sorunlardan biri de vatandaşın bu harcamalara ilişkin algısını bulandırmasıdır. Vatandaş, doğrudan ödeme yapmadığı için, kendisinden ve başkalarından toplanan vergiler ve sigorta primleriyle finanse edilen eğitim ve sağlık hizmetlerini devletin kurumlarından aldıklarında ‘bedava’ alıyorum zanneder. Aynı mantıkla bu hizmeti verenler de, karşılığında doğrudan para almadıkları için, ‘lütuf’ yapıyormuş gibi davranırlar.
19 Ocak tarihli Hürriyet gazetesinde yer alan bir haber bu zihin bulanıklığının olumsuz sonuçlarının nerelere kadar varabileceğinin hüzünlü bir göstergesi:

Devamı »